SİGORTA SEKTÖRÜNDE DİJİTAL DÖNÜŞÜM
Son yıllarda yoğun olarak konuşulan konuların başında “dijitalleşme” geliyor. Nedir bu dijitalleşme? Dijitalleşmeyi “manuel yada entegre olmayan veri ve yöntemlerle yapılan işlerin bilgisayar ortamında konsolide edilerek daha verimli ve kolay ulaşılır hale getirilmesidir” şeklinde özetleyebiliriz.
Sigorta sektörü de operasyonel maliyetlerini düşürmek, yeni müşteriler kazanmak, hızlı ve etkin hizmet vermek için dijitalleşme çalışmalarına daha da ağırlık verdi. Dolayısıyla hızlı bir değişim süreci yaşanmaya başlandı. Bu süreçlerde, değişimlerin getireceği kazanımlarla yaratabileceği sorunları çok daha dikkatli analiz etmek gerekiyor.
Dijital dünyada yeni projelerin verimliliği ve uygunluğu kadar gerçekleştirilme hızı da çok önemlidir. Sigorta sektörünün konservatif yapısı ve yasal zorunlulukları nedeniyle bazı projelerin tamamlanması çok uzun sürebiliyor. Bu durumda yenilikler beklentileri karşılayamadığı gibi kimi zaman da kullanılmadan eskiyor.
Dijitalleşme çalışmalarını iki türlü düşünebiliriz.
1-Şirketlerin kendi iç işleyişlerindeki operasyon ve süreçlerin sadeleşerek hızlanması için:
Sigorta aracıları; müşteri cari hesap programları, tek girişle birden fazla şirketten teklif hazırlayan programlar, çalıştıkları her sigorta şirketinin ayrı poliçe düzenleme-raporlama-çapraz satış-vs. ekranları, diğer destek programları, vb. pek çok farklı uygulamayla çalışıyorlar
Sigorta şirketlerinde de branşa göre farklı poliçe ekranları, raporlama ekranları, kampanya takip modülleri, tahsilat ekranları vs. ile ekran ve program yoğunluğu yaşanıyor.
Bu durumda süreçlerin, proseslerin, ekranların ve programların verimlilik-gereklilik analizi ve buna bağlı olarak sadeleştirilmesi ve dijitalleşmesi daha da önem kazanıyor. Doğru tercih ve uygulamalar şirketleri hızla ileriye taşıyorken yanlışlıklar ise bulunulan durumu geriye götürebiliyor.
2- Şirketlerin müşterilerine daha iyi hizmet vermesi, yeni müşteri bulmaları gibi dışa dönük faaliyetler için:
Bireysel müşteriler için; kişiye özel değerlendirme ve fiyatlamalar yapacak, yeni ürün ve hizmet önerileri verecek, hasarda anlık destek sağlayacak, vb. dijital uygulamalar yaygınlaşmalıdır.
Sigorta şirketlerinin bu ihtiyaçlara uygun ürün ve uygulamalar geliştirmeleri, aracılarında şirketlere mevcut ya da potansiyel müşterilere göre ürün ve uygulama önerilerinde bulunmaları, şirketlerin ve aracıların süreçleri beraberce tamamlayarak uygulamaya geçmeleri her iki tarafında kazancını arttıracaktır.
Bu arada sigorta şirketleri müşteri tanımında çok hassas olmalıdırlar. Temmuz 2018 sonu itibarıyla sigorta prim üretiminin %92,4 ünü aracılar gerçekleştirmiştir. Dolayısıyla şirketlerin, çalıştığı aracıları iç müşteri olarak değerlendirmesi de oldukça önemlidir.
Sigorta aracıları dijitalleşme süreçlerine daha temkinli yaklaşım göstermektedirler. Bugün hala bir kısım acente de web sitesi bulunmamakta mevcut sitelerin çoğunda da sadece ürün ve acente tanıtımı yapılmaktadır.
Ülkemizde 2017 yılı dijital ticaret hacmi 2016 yılına göre %37 büyümeyle 42 milyar TL yı geçmiştir*.
Türkiye nüfusunun %60 dan fazlası internet kullanmakta ve bu oran her geçen gün artmaktadır. Dolayısıyla gelecekte varlığını sürdürmek isteyen tüm işletmeler dijital dünyada bir yer edinmelidirler.
Mevcut müşterilere daha iyi hizmet vermek, yeni ürünler satabilmek, yeni müşteriler bulabilmek için aracılarda dijital uygulamaları etkin kullanmalıdır. Özellikle çoklu çalışan aracıların şirket çeşitliliği, müşterilerine en uygun ürünü ve hizmeti bulma şanslarını yükseltmektedir.
Aracıların saha bilgisi ve deneyimi, sigorta şirketlerinin mali güçleri ve kurumsal yapılarının doğru sentezi dijital platformlara entegre edildiğinde alınacak sonuçlar tüm paydaşları memnun edecek ve sigorta sektörüne farklı bir dinamizm kazandıracaktır.
Bu sentezden müşterilerde ihtiyaçlarına uygun, daha efektif poliçe ve hizmetlere hızlı şekilde ulaşarak her bakımdan kazançlı çıkacaklardır.
RIZA OYGUR
Ekim 2018
*TÜBİSAD
